Sahiplendirme
Sahiplendirme, kısırlaştırıldıktan sonra yerine bırakılma şansı olmayan, barınaklara bebekken atıldığı ve orada büyüdüğü için sokağı tanımayan ya da sahibi tarafından barınağa bırakılmış köpekler için tek şanstır. Köpekler insanla birlikte olmaya ihtiyaç duyan evcil hayvanlardır. Sahiplendirmek, onlara türlerine en uygun yaşam biçimini sunmaktır.
Ne yazık ki, geleneksel olarak köpek ev hayvanı olarak kabul edilmediği için sahiplendirme Türkiye'de çok zordur. Köpek son on yıldır bir statü sembolu olarak bahçelere, evlere girmeye başlamışsa da, insanların tercihi pet shoplardan alınan cins hayvanlardır. Barınaklardan köpek sahiplenen insanların sayısı yok denecek kadar azdır. Pet shop'lardan alınanların bazıları da bir süre sonra, çeşitli nedenlerle sokağa ya da barınaklara terkedilmektedir.
Avrupa'da ise köpek geleneksel olarak ailenin ferdi gibi kabul edilmektedir. Çoğu aile tüm yaşam alanlarını birden çok ev hayvanıyla paylaşmaktadır. Avrupa ülkelerinde hayvan hakları yasalarla korunmaktadır. Hayvana kötü muamele, ceza yasası kapsamında suç olarak kabul edilmekte ve cezalandırılmakta, bu suçu işleyenlerin bir daha hayvan sahibi olmaları yasaklanmaktadır.
Biz de, Türkiye'de sahiplendirmenin çok zor olması nedeniyle, burada tüm yaşamını barınakta geçirmekten başka şansı olmayan hayvanları, Avrupa'daki hayvan koruma dernekleri vasıtası ile Almanya ve Hollanda'da sahiplendirmeye başladık.
Yurt dışına gönderilen hayvanların laboratuvarlara satıldığı yolundaki söylentiler tamamiyle gerçek dışıdır. Çünkü;
-
AB ülkelerinde hayvanlar uzerinde deney ciddi etik kurallar ve kararnamelerle düzenlenmektedir, özel izne ve denetime tabidir.
-
Deney icin kullanılan hayvanlarin laboratuvar kosullarında üretilmis olmaları, hicbir enfeksiyon hastalığı geçirmemis olmaları, genetik haritalarının, soylarının biliniyor olması gerekmektedir.
-
Soyu, sopu ve hangi hastalığı geçirdigi bilinmeyen sokak hayvanlarının deneylerde kullanılması mümkün değildir.
Dünyanın en büyük ve saygın hayvan koruma örgütlerinden biri olan PETA'nın bu konudaki açıklaması için lütfen tıklayınız.
Yine, Ingiltere'nin en büyük hayvan koruma örgütü olan RSPCA'in bu konudaki açıklaması için tıklayınız.
AB ülkelerindeki hayvan koruma derneklerinde çalışan insanların ve Türkiye'den hayvan sahiplenen ailelerin köpeklerimizi bir yuvaya kavuşturmak için gösterdikleri olağanüstü gayretin tek bir nedeni vardır: Hayat kurtarmanın sonsuz huzurunu hissetmek. Tek bir köpeğe hayatının geri kalanını mutlu bir şekilde yaşayacağı bir yuva sunmak için kilometrelerce yol kateden, bazen burada yapılması mümkün olmayan ameliyat ve tedavilerin masrafını üstlenen, köpeklerimize yıllarca sevgiyle bakan ailelere her zaman minnettar kalacağız.